top of page

Kanto - Mehmet Ali Baklacı



Sahildeki ölü arkadaşlarımızı sayarken hangimiz yeterince pişman ve tutsak olduk geçmiş kehanetlerimize. Zamanın kadranı kırıldığında kimse imdat çığırışlarını duymuyor, bu yalnızca bir yanılsamadan ibaret.

Yüzleri kumun üstünde kafataslarından çürüyüp ayrışmışken ne ben ne de Bark bunun bir kanto olduğunu düşünmedik. Zaten Bark hiçbir zaman tiyatroya gitmemişti. Zaten ben de bir katafalkın üzerindeydim. Bu hayvani derecede sezgisel bir korku.